Ülkemizde son yılların en sıcak kışlarından bir yaşanıyor. Aralık ayının ortalarına gelmemize rağmen henüz kar yüzü görmemiş, sıcaklığın sıfırın altına düşmediği bölgelerimiz bulunuyor. Hava sıcaklıklarının mevsim normallerine inmemesi ve yağışların bu kadar az devam etmesi durumunda Türkiye Yaz mevsiminde büyük sıkıntılarla karşı katşıya kalacak.

Meteoroloji uzmanlarının değerlendirmelerine göre sıcaklıklar yurt genelinde mevsim normallerinin hayli üzerinde seyrediyor. Aralık ayının ortalarında olmamıza rağmen kar ile tanışan sadece bir iki bölgemiz var. Bunun yanında henüz sıfırın altında sıcaklıkları görmeyen bölgeler de hayli fazla. Bazı bölgelerimiz halen bahar havasının tadını çıkarıyor. Bu durum şu an vatandaşlarımızı memnun ediyor olsa da, yağışların azlığı yaz mevsimlerinde büyük sıkıntılar yaşamamıza neden olabilir.

Takvimlere bakıldığında bahar aylarının epey uzakta kalmış ve kış aylarının çoktan gelmiş olmasına rağmen, yurt genelinde sıcaklıklar mevsim normallerinin hayli üzerinde seyrediyor. Bahardan kalma bu hava vatandaşların kış çilesi çekmemek adına memnun olmalarına rağmen yazın çekilecek sıkıntılar adına ise aslında korkutucu bir durum. İstanbul’da barajların doluluk oranları, şimdiden yüzde 55 düzeyine inmiş durumda. Kış bu şekilde sıcak ve yağışsız geçmeye devam ederse bu oran gittikçe düşecek ve yaz aylarında sıcaklığında büyük etkisiyle kuraklık ve su sıkıntısı baş gösterecek.

Uzmanların bu konuda ki yorumları ise Türkiye’yi yaz aylarında hayli zor günlerin beklediği yönünde. Uzmanlara göre barajlardaki su miktarları şu an için tehlike sinyali verecek boyutta değil, ancak sıcaklıkların bu şekilde mevsim normallerinin üzerinde seyretmesi ve kış yağışlarının ülkemize düşmemesi durumunda yaz ayları için aynı şeyleri söylemek mümkün değil. Yaz aylarında ülkemizi ciddi bir kuraklık ve su sıkıntısı bekliyor. Bu durumun sebebi ise küresel ısınma. Küresel ısınmadan en çok etkilenen bölgeler arasında ülkemiz de yer alıyor. Küresel ısınmanın etkisiyle, hava sıcaklıkları epey yüksek seyrederken, düşen yağış miktarları da hayli düşük.

Bunların yanında düşen yağışlar da kullanılabilir su olarak depolanamıyor. İstanbul gibi büyük şehirlerde doğal alan yok denecek kadar azaldı. Düşen yağışlar her yerin yerleşim yeri olması nedeniyle kanalizasyon sularına karışıyor.

Küresel ısınmanın ne denli önemli olduğunu anlatmak amaçlı bir örnek vermek gerekirse, yüz yıl gibi dünya tarihi için kısa denilebilecek bir süre içerisinde sıcaklık değerleri 6 derece kadar yükselecek. İstanbul’da Şubat ayı için 26-27 dereceleri görmek mümkün olacak.

Bu konuda iyimser olan uzmanlar da var. Şu ana kadar yağışlar mevsim normallerinin altında kalsa da bazı uzmanlar bu ayın ikinci yarısından itibaren gereken yağışların alınacağı kanısında. Yazın su sıkıntısı ve kuraklık çekilmemesi tarım arazilerinin kullanılamaz hale gelmemesi ve yer altı kaynaklarının beslenmesi için beklenen yağışların ülkemize gelmesi şart.